Geçtiğimiz aylarda Rekabet Kurulu (“Kurul”), Biota Bitkisel İlaç ve Kozmetik Laboratuarları A.Ş., Derma Cos İlaç Medikal ve Kozmetik Sanayii ve İç Ticaret A.Ş. ile Derma-Cos Kozmetik Sanayi Ticaret İthalat ve İhracat Limited Şirketi’den oluşan ekonomik bütünlük (“Teşebbüs”) hakkında Rekabet Kurumu’na (“Kurum”) yanlış/yanıltıcı bilgi verdikleri gerekçesiyle idari para cezası uygulanmasına karar verdi[1].
Bahse konu karar, yalnızca içerdiği yaptırım açısından değil, aynı zamanda Kurul nezdinde yanlış/yanıltıcı bilginin nasıl değerlendirildiği ve hangi durumlarda idari para cezası doğurduğu bakımından da dikkat çekici. Bizler de bu yazımızda söz konusu kararın arka planını, Kurul’un değerlendirme kriterlerini ve yanlış/yanıltıcı bilgi kavramının Kurul nezdinde nasıl ele alındığını inceleyeceğiz.
İlk Ciro Beyanı
Süreç, Kurul’un 2024 yılı sonunda Teşebbüs hakkında başlattığı önaraştırma ile başlıyor. Önaraştırma kapsamında Teşebbüs’ün, yeniden satıcıların satış fiyatlarını belirlediği ve/veya internet satışlarını kısıtladığı iddia ediliyor. Bu kapsamda Teşebbüs merkezinde bir yerinde inceleme gerçekleştiriliyor ve bahse konu yerinde inceleme sırasında Kurum, yerinde incelemenin engellendiği/zorlaştırıldığı kanaatine varıyor.
Bu tespitin ardından, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (“Rekabet Kanunu”) 16. maddesi uyarınca uygulanacak idari para cezasının hesaplanabilmesi için Teşebbüs’ten 2023 yılına ait konsolide ciro bilgisi talep ediliyor. Teşebbüs, cevabi yazısında bu bilgiyi sunuyor ve söz konusu beyan esas alınarak bu ciro uyarınca Teşebbüs’e yerinde incelemenin engellemesi/zorlaştırılması cezası veriliyor. İşte bu aşama, ilerleyen süreçte tartışmaların merkezine oturacak ilk halkayı oluşturuyor.
Beyanlar Arasındaki Çelişki mi, Sistem Hatası mı?
Önaraştırma sonrasında Kurul, Rekabet Kanunu’nun 4. maddesi kapsamında soruşturma açıyor. Soruşturma süreci devam ederken Teşebbüs, uzlaşma usulünden yararlanmak istediğini bildiriyor. Uzlaşma sürecine geçilmesiyle birlikte Kurul, uzlaşma ara kararına esas alınabilmesi için Teşebbüs’ten yeminli mali müşavir onaylı 2023 yılına ait konsolide ciro bilgisini talep ediyor.
Bu noktada, uzlaşma ara kararına dayanak teşkil etmesi amacıyla gönderilen ciro bilgisi ile yerinde incelemenin engellenmesi/zorlaştırılmasına ilişkin bilgi ve belge talebine cevaben sunulan ilk ciro beyanı arasında bir tutarsızlık bulunduğu görülüyor. Akabinde Kurum söz konusu tutar farklılığına ilişkin açıklama talep ediyor.
Teşebbüs ise açıklamasında ciro farkının bir kısmının yurt dışı satış gelirleri, diğer gelirler ve e-ticaret gelirleri kalemlerinin ilk hesaplamaya hiç yansıtılmamasından; kalan kısmının ise grup içi şirketler arasında yapılan araç kiraları, HGS, GSM, yakıt, servis, kira ve fabrika/makine harcamaları gibi çeşitli giderlerin “yansıtma fatura” şeklinde cirolara yanlışlıkla eklenmesinden kaynaklandığı ifade ediyor.
İlaveten Teşebbüs, söz konusu farklılıkların sistemsel ve operatör hatalardan kaynaklandığını, sehven gerçekleştiğini ve esas alınması gerekenin, sonradan sunulan yeminli mali müşavir onaylı mali tablodaki ciro olduğunu belirtiyor.
Yanlış/Yanıltıcı Bilgi Değerlendirmesinde Kurul’un Ölçütleri Ne?
Kurul, söz konusu cirosal farklılıkların yanlış/yanıltıcı bilgi niteliği taşıyıp taşımadığını değerlendirirken içtihadına atıf yapıyor ve aşağıdaki kararları hatırlatıyor:
- Beyaz Et kararı[2]: Teşebbüsün birinci yazılı savunmasında, satışlarının ağırlıklı olarak yurt dışında olduğu bilgisini vermiş olmasına rağmen sunduğu satış verilerinin tamamının yurt içi satışlara ilişkin olduğunun tespiti
- Martı kararı[3]: E-skuterlerin açılış ve dakika başı ücretlerine ilişkin kullanıcı verilerinde ve şikâyet dilekçesinin ekinde sunulan verilerde yer alan fiyatlar ile MARTI tarafından sunulan fiyatların farklılaşması
- Farmasi kararı[4]: İhlalin süresini belirleyen sözleşme ve kitapçık hakkında sunulan bilgilerin gerçeği yansıtmaması ve ihracat amaçlı geri satış tutarlarının her bir belgede farklı beyan edilmesi
- Özel Okullar kararı[5]: Öğretmenlerin aylık maaşlarının hesaplanmasında ek ders ücretlerinin de belirleyici olmasından dolayı ek ders ücretlerine dair sunulan belgelerdeki verilerin hatalı olduğunun tespiti
Kurul, bu örnekler üzerinden somut, ölçülebilir ve doğrulanabilir verilerdeki tutarsızlıkların yanlış/yanıltıcı bilgi olarak kabul edildiğini ve her birine Rekabet Kanunu kapsamında idari para cezası uygulandığını vurguluyor.
Kurul ayrıca, istenen bilgi veya belgelerin dosya açısından önemi ve nihai karara etkisinin, bu taleplerle ilgili idari yaptırım uygulanma ihtimalini artırdığının altını çiziyor. Bu çerçevede, yanlış ciro beyanının yerinde incelemenin engellenmesi/zorlaştırılmasına ilişkin kararda uygulanan ceza miktarını doğrudan etkilediğini dikkate alıyor. Bu nedenle, söz konusu tutarsızlığı ilk ciro beyanının yanlış/yanıltıcı bilgi olarak verilmesi kapsamında değerlendiriyor ve Teşebbüs’e 2023 yılı cirosunun binde biri oranında idari para cezası veriyor.
Kurul’un bu değerlendirmesi, bilgi ve belge taleplerine verilen yanıtların yalnızca nihai soruşturma sonucunu etkilemekle kalmayıp, yanlış bilgi verilmesinin tek başına da yaptırım riskini doğurabileceğini ve teşebbüslerin idari para cezalarına maruz kalabileceğini ortaya koyuyor. Bu çerçevede, ilk beyanın içeriği ve doğruluğu, sonradan yapılacak düzeltmelerden bağımsız olarak önemini koruyor. Dolayısıyla, “sehven” yapılan hatalar dahi yanlış/yanıltıcı bilgi kapsamında değerlendirilebiliyor. Bu yaklaşım da teşebbüslerin bilgi ve belge taleplerine ilişkin veri toplama ve Kurum’a iletim süreçlerinde çok daha sıkı bir kontrol mekanizması kurmaları gerektiğini gösteriyor.

Sonuç: Doğru Bilgi, En Güçlü Savunma
Söz konusu karar Kurul’un yanlış /yanıltıcı bilgiye karşı gösterdiği hassasiyetin somut bir örneğini oluşturuyor. Süreçte de görüldüğü üzere, Teşebbüs’ün sunduğu ciro bilgisindeki farklılık, yalnızca teknik veya muhasebesel bir hata olarak değerlendirilmiyor. Kurul, bu durumu Rekabet Kanunu kapsamında “yanlış/yanıltıcı bilgi” olarak nitelendirerek idari para cezasına hükmediyor. Bu yaklaşım, Kurul’un bilgi taleplerini salt formalite olarak görmediğini, aksine yürüttüğü inceleme ve soruşturmaların temel dayanak noktalarından biri olarak değerlendirdiğini ortaya koyuyor. Dolayısıyla, teşebbüslerin Kurul’a sundukları bilgilerin doğruluğunu, tutarlılığını ve önceki beyanlarla uyumunu titizlikle kontrol etmeleri kritik önem taşımış oluyor.
[1] Rekabet Kurulu’nun 20.02.2025 tarih ve 25-07/157-79 sayılı kararı, https://www.rekabet.gov.tr/Karar?kararId=7ea81bfe-ddbb-40ed-9f48-7095aea766bd, Son erişim tarihi :12.08.2025.
[2] Rekabet Kurulu’nun 13.03.2019 tarih ve 19-12/155-70 sayılı kararı, https://www.rekabet.gov.tr/Karar?kararId=ecfabeca-53c4-44e3-9d86-648ddaea2d7b, Son erişim tarihi: 12.08.2025.
[3] Rekabet Kurulu’nun 21.07.2022 tarih ve 22-33/527-213 sayılı kararı, https://www.rekabet.gov.tr/Karar?kararId=03caf9e4-3835-492f-934f-37f42d46b285, Son erişim tarihi: 12.08.2025.
[4] Rekabet Kurulu’nun 26.01.2023 tarih ve 23-06/69-20 sayılı kararı, https://www.rekabet.gov.tr/Karar?kararId=b55d06df-20df-4a93-977e-9683b33b577e, Son erişim tarihi: 12.08.2025.
[5] Rekabet Kurulu’nun 17.08.2023 tarih ve 23-39/752-261 sayılı kararı, https://www.rekabet.gov.tr/Karar?kararId=10687ee0-9010-45a3-92e1-3a6f8869e2c4, Son erişim tarihi: 12.08.2025.